16.8 C
İstanbul
Cuma, May 10, 2024
okuryazarkitaplar
Image default
ManşetAntik-AEzoterizmMitoloji

Bir Yaratılış Hikayesi (Resim/Yorum)

 

Wenzel Peter’in Adem ve Havva Tablosunun Yorumu

Adem ve Havva’nın Şeytan ( yılanın) tarafından kandırılarak yasak ağacın meyvesini (elma) yiyerek cennetten kovulmaları dinler tarihinin en bilinen olaylarındandır. Semavi dinlerde bu olay farklı şekillerde aktarılmaktadır. Tablonun ana temasını oluşturan bu konuya değinmeden önce, Adem’in eşlerinden bahsedelim. Tanrı Adem’i yarattıktan sonra ilk kadın olan Lilith’i yaratır. Burada bir parantez açalım. Lilith ismi Lil kökünden gelmektedir. Bu kök hava ve rüzgarla alakalıdır. Mezopotamya’daki dişil cinler olan Lilitu sözcüğü ile alakalıdır. Lilith adına ilk olarak Sümer metinlerinde rastlanır Tanrıça İnanna Fırat Nehri’nin kıyısında yetişen Hulippu Ağacı’nı sökerek Uruk’taki kutsal bahçesine diker. Onun tahtasından kendisine sandalye kanepe yaptırmayı amaçlamaktadır. Lakin yıllar geçmesine rağmen ağacı kesemez. Çünkü yılan, imdugud kuşu ve Lilith ağaca yuva yapmıştır. Bir süre sonra Gılgamış baltasını ağaca vurunca Lilith dahil diğer varlıklar kaçıp gitmştir. Mezapotamya Kültüründe Lilitu adında rüzgarın yıkıcılığı ve şehvet ile ilişkilendirilen Lilitu isminde dişil bir varlık bulunmaktadır. Ayrıca Mezopotamya’da daha önce Lil isminde yıkıcı bir fırtına tanrıçası da bulunmaktadır. Bu verilere bakarak Lilith’in başlangıçta Fırtına Tanrıçası olup, daha sonra şehvet ve çocuk ölümleriyle bağlantılı hale geldiğini söyleyebiliriz. Yine Lilith’in zaman içerisinde Mezopotamya’da çocuk ölümlerine sebep olan dişil varlık Lamashtu ile de ilişkili haline getirildiğini söylemek te mümkündür. Lilith Mezopotamya’dan Yahudi kültürüne daha farklı bir biçimde geçmiştir. Şimdi parantezi kapayıp Tanrı’nın Adem’in eşlerini yaratma sürecine geri dönelim.

 Tanrı Adem’i yarattıktan sonra ona eş olarak ilk kadın Lilith’i de yaratır. Lakin bu kez Adem’i yaratırken kullandığı saf toprak yerine çöp ve tortu kullanır( Tekvin). Adem Lilith ile ve ona benzeyen Naama ile birleşir. Bu birleşmeden birçok iblis doğar. Lilith ile Adem hiçbir zaman huzurlu olamazlar. Çünkü Lilith sevişme esnasında  Adem ile aynı şekilde topraktan yaratılması sebebiyle Adem’in altında yatmak istememektedir.Adem karısına sözünü geçirmek için güç kullanmak istediğinde , Lilith öfkelenir ve Tanrının sihirli isimlerinden birini söyleyerek gökyüzüne çıkar. Bunun üzerine Adem Tanrı’dan yardım ister. Bunun üzerine Tanrı Snvi,Snsvi ve Smnglof adında 3 meleğini onu bulmak için görevlendirir.Melekler Lilith’i Kızıldeniz’de bulur ve hemen Adem’e dönmesini, aksi takdirde kendisini burada boğacaklarını söylerler. Kadın Tanrının kendisine erkek çocuklarının sünnet günü olan 8.güne, kızların ise 20.güne kadar sorumluluğunu kendisine verdiğini söyleyerek ölemeyeceğini söyler. Daha sonra kadın meleklerle bir anlaşma yapar. Anlaşmaya göre Lilith yeni doğan çocukların yanı başında meleklerin ismi olan muskalar görürse onlar üzerinde hak iddia etmeyeceğini söyler. Buna karşın kendisinden doğan iblisler her gün ölecektir. Lilith Efsanesi’nde anaerkil dönemden ataerkil döneme geçişin izlerini görmekteyiz. Ataerkil düzene geçildiğinde kadın toplumdaki yerini kaybetmiş ve zamanla daha aşağı bir varlık olarak görülerek kötülüklerle özdeşleştirilmiştir. Aslında Adem’in topraktan yaratılması onun Ana Tanrıça tarafından yaratıldığını göstermektedir. Adem’in adı toprak, Lilith’in adı ise rüzgar ve havadan gelmektedir. Buradan neden ilişkide aktif olmak istediğini anlayabilmekteyiz. Adem bunu reddeder ve tanrı da onun tarafını tutar Burada da ataerkil kültürün izleri görülmektedir. Lilith’in erkek merkezci bir bakış açısıyla değerlendirildiği açıktır Lilith arketipik olarak dişinin yıkıcı yönünü simgelemektedir. Lilith güçlü cinsel enerjisini yaratmak için değil tersi yönde kullanmıştır Bu sebepten ötürü karanlık bir dişi olarak algılanmıştır. Erkek dişi ile bir uyum içinde yaşamanın yollarını aramalıdır. Adem ise uyumu yakalamaktan ziyade onu karanlık bir güç olarak görmüştür.

 Adem’e Lilith’ten başka iki eş daha yaratılmıştır. Tanrı Adem’e Lilith’ten sonraki eşini yaratırken izlemesine izin verir. Bütün yaratılış sürecini izleyen Adem bu eşinden tiksinir. Bunun üzerine Tanrı bu kadını alır ve yeryüzünden alır. Bu kadından bir çocuk doğduğunu ve onun ölümsüz olduğunu söyleyen görüşler mevcuttur. Tanrı 3.kez Adem derin bir uykudayken  onun kaburga kemiklerinden birini alarak bir kadın yaratır. Burada aktif prensibin dişiden erkeğe geçtiğini söyleyebiliriz. Bu yaratma,doğum eyleminden toplumsal rollere kadar her eylemde ataerkil kültürün hakimiyetinin başladığının bir göstergesidir. Kaburga ve yaratma eylemine Sümer Mitolojisi’nde rastlanmaktadır. Enki ve Ninhursag Efsanesi. Efsaneye göre ana tanrıça Ninhursag Sümer cenneti olarak tanımlayabileceğimiz Dilmun’da 8 bitki diker. Lakin su ve bilgelik tanrısı Enki bu bitkileri yer. Bunu öğrenen tanrıça sinirlenir ve tanrıyı lanetler. Böylece Enki’nin 8 organı rahatsızlanır. Diğer tanrıların araya girmesiyle Ninhursag Enki’yi tedavi etmeye razı olur ve 8 organının iyileşmesi için 8  tanrı/tanrıça yaratır. Enki’nin hasta organlarından biri de kaburgadır. Ninhursag burasını iyi etmesi için Ninti’yi yaratır. Nin hanım, ti kaburga anlamına gelmektedir. Yani Ninti Kaburga’nın Hanımı anlamına gelmektedir. Bu hikaye Tevrat’a Yaşatan Hanım olarak geçmiştir. Hristiyanlık inancında da bu bilgiler kabul edilmekte ve Havva Meryem ile kıyaslanmaktadır. Bu kıyaslamayı yapan ilk kişi, kilise babalarından Justin’dir. Justin’e göre Meryem sadakat ve yaşamın, Havva ise ihanet ve ölümün simgesidir. Yine kilise babaları insanoğlunun bir bakire olan Havva yüzünden ölüme mahkum olmuşlar, diğer bir bakire olan Meryem sayesinde de kurtulmuşlardır. Kilise babalarından Agustin Havva’nın kaburga kemiğinden yaratılmasına sembolik bir değer atfetmiştir.Ona göre, Havva erkeğin gücünden yararlanması için kaburgadan yaratılmış, bunun karşılığında da erkeğin içine kadın yumuşaklığı ( bunları duygusallık, naiflik olarak örneklendirebiliriz) sağlayan bir parça koymuştur. Aquinas ise bu durumu kadın ve erkeğin sosyal bir iş bölümü olarak tanımlamıştır. Kur’an-ı Kerim’de ise Havvanın yaratılışından bahsedilmemektedir, Bunun yerine eşi Adem ile birlikte yaratılıp cennete yerleştirilmeleri ve oradan çıkarışları anlatılmaktadır. Ayrıca Havva’nın ismi geçmemekte ve ondan Adem’in eşi olarak bahsedilmektedir. ‘’ Ve dediki: Ey Adem !Sen ve eşin, cennete yerleşin, ikiniz de ondan dilediğiniz yerde bol bol yiyin,fakat şu ağaca yaklaşmayın ki haddi aşan zalimlerden olmayasınız.’’ ( Bakara 35) Kur’an da Havva’nın Adem’in kaburga kemiğinden yaratıldığı da yazmamaktadır.

Cennetten Kovulma Hadisesi

 Tanrı Adem ve eşi Havva’nın Aden Bahçesi’nde , meyvesine dokunulduğunda bile  ölümü getirecek olan İyiyi ve Kötülüğü Bilme Ağacı dışında tüm ağaçların meyvelerini yemelerine izin verir. Bir zaman sonra Yılan ( şeytan) sinsice Havva’ya yanaşarak ona, Tanrı’nın kendilerine bahçedeki hiçbir meyveyi yememelerini mi tembihlediğini sorar. Havva’da ortadaki İyi ve Kötüyü Bilme Ağacı hariç bütün ağaçların meyvelerini yiyebileceklerini, fakat onun meyvesini yerlerse öleceklerini söylediğini aktarır.  Yılan da ona tanrının kendilerini aldattığını , o ağacının meyvesinin ölüm değil, bilgelik getirdiğini söyler. Havva da bunun üzerine ağacın meyvesini yemeye ikna olur, hatta Adem’in de meyveyi yemesini sağlar. Adem ve Havva ağacın meyvesini yediklerinde birbirlerine bakıp çıplak olduklarını anlarlar.Panik içerisinde incir yapraklarıyla mahrem yerlerin örterler. İlerleyen zamanda bahçede gezen tanrının sesini duyan çift korkarak ağacın arkasına gizlenirler. Derken Tanrı Adem’e  Neredesin ? diye seslenir Adem’de ona sesinden korkarak ağacın arkasına saklandım. Çünkü çıplaktım der. Tanrı’da çıplak olduğunu sana kim söyledi ? Yoksa yasak ağacın meyvesini mi yedin ? der. Adem Havva’nın kendisine meyveyi verdiğini, onun da yediğini söyler. Bunun üzerine Tanrı Havva’ya çıkışır. Havva da yılan tarafından kandırıldığını söyler. Tanrı yılanı lanetleyerek oradan kovar.Daha sonra Havva’ya dönerek ‘’ Senin işini ve acını kat kat çoğaltacğım. Çocuk doğururken sana çok acı çektireceğim Kocana istek duyacaksın, seni o yönetecek !’’ der. Ardından Adem’i de lanetleyen tanrı ikisini de cennetten/bahçeden kovar. Bu hadise Kur’an-ı Kerim’de yer almakta, lakin yılan yerine Şeytan’ın adı geçmektedir. Ayrıca Adem’i kandıran eşi değil Şeytanın bizzat kendisidir. Bu husus Bakara Suresi 35-37’de şöyle anlatılmaktadır. ‘’ Ey Adem ! Eşin ve sen cennette kal, orada olanlardan istediğiniz kadar yiyin, yalnız şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerdne olursunuz, dedik. Şeytan orada ikisini de ayarttı, onları bulundukları yerden çıkarttı. Onlara ‘ birbirinize düşman olarak inin, yeryüzünde bir müddet yerleşip geçineceksiniz’ dedik. Adem Rabbinden emirler aldı, onları yerine getirdi, Rabbi de bunun üzerine tövbesini kabul etti.’’

 Tabloya konu olan yasak ağacın meyvesini yeme ve Cennetten kovulma hadisesi bu şekilde cereyan etmiştir. Şimdi tabloda yer alan sembolleri yorumlayalım.

Elma

 Elmanın yatay kesiti bir beşgene benzerken, dikey kesiti de kadın cinsel organına benzer Bu şekliyle elma cinselliğin de simgesidir. Tanrıça ile olan ilişkisinden ötürü bilgeliğin de sembolüdür. Paganizmde cinsellik, bilgeliktir. Elma hemen her kültürde cinselliği, sevgiyi,aşkı,güzelliği ve günahı simgeler Örneğin Elma mitolojide tanrıça Afrodit’in simgesidir. Eris Peleus ve Tethis’in düğününde nifak çıkarmak için en güzele yazarak altın bir elmayı ortaya atar. Daha sonra tanrıça Hera en güzeli seçmesi için elmayı Paris’e gelir. Bu bilgilerden hareketle şu çıkarımda bulunabiliriz. Havva ve Adem elmayı yiyerek cinselliği keşfetmiş ve insanoğlunun ilk günahını işlemişlerdir.Aslında hiçbir dinde bu meyvenin elma olduğu belirtilmemiştir. Bu ağacın meyvesinin elma olarak adlandırılmasının sebebi, Havva ve Adem’in bu ağacın meyvesini yiyerek bilgeliğe sahip olduğunu, dolayısıyla utanma, korku, cinsellik gibi duyguları öğrenmeleridir. Elma da bilgelikle ilişkilendirildiğinden böyle bir çıkarımda bulunulmuş olabilir. Tanrı Adem ile Havva’yı ararken onlar ağacın arkasına saklanmış, Adem Tanrı’ya sesinden korktuğunu, ayrıca çıplak olduğu için utandığını söyler. Tanrı da ona sana çıplak olduğunu kim söyledi ? Yoksa yasak ağacın meyvesinden mi yedin ? demiştir. Buradan Adem ile Havva’nın bilgeliğe ulaştığını anlıyoruz. Çünkü yedikten sonra çıplak olduklarını fark etmişler ve utanarak incir yapraklarıyla mahrem yerlerini örtmeye çalışmışlardır. Yine cinselliği keşfetmişler ve ilk günahı işlemişlerdir. Tanrı Havva’ya doğum yaparken ona dayanılmaz acılar vereceğini söylemiştir Buradan da artık Havva ve Adem’in cinselliği keşfettiklerini çıkarabiliriz. Havva ve Adem’in işlediği bu ilk günah Hristiyanlığın’da temel doktrinini oluşturmuştur. İnsan oğlunun işlediği ilk günahı affettirmek için kendini feda eden Hz. İsa ( onlara göre tanrı/tanrının oğlu) kendini çarmıha gerilerek feda etmiştir.

Maymun

 Maymunlar insanlığın temel iç güdülerini simgelemektedir. İnsan oğlunun temel iç güdülerinden biri cinsellik olduğuna göre , tabloda Adem ile Havva’ya cinselliği keşfetmelerini sağlayan meyveyi vermesi anlamlı hale gelmektedir. Maymun ayrıca günah ve şehvet ile de ilişkilendirilmektedir. Yapılan bazı bilimsel araştırmalarda maymunun aşırı derecede cinselliğe düşkün olduğu tespit edilmiştir. Yahudi yasaları ve geleneklerinin derlemesi olan Babil Talmud’un da kötüler maymuna ve iblise dönüştürülerek cezalandırılmaktadır. Maymun’un şehveti ve günahı simgelediği çıkarımına şuradan da varabiliriz. Ünlü Hollandalı ressam Rembrant bir burjuva ailesinin portresi üzerine çalışırken bir maymun stüdyoya girer ve Rembrant’ta resimde ona da yer verir Tabloyu tamamlayıp aileye geri gönderdiğinde  aile resimde maymunun yer almasının kendilerine bir hakaret kabul ederek, ya maymunu tablodan çıkarmasını ya da projenin iptal edileceğini söyler.

Köpek

 Köpek genelde sadakati temsil etse de, zaman zaman aç gözlülüğü de simgeleyebilmektedir. Havva ve Adem cennet bahçesindeki bütün ağaçların meyvelerini yiyebilecekken, Şeytan’ın da telkini ile yasak ağacın meyvesini yiyerek günah işlerler. Yani almalarına izin verilmeyen bilgiye aç gözlülük ederek ve sabır göstermeyerek ulaşmaya çalışmışlardır. Ezoterik öğretilerde de bir adayın üst derecelerin bilgisini alması yasaktır. Hak etmediğini almaya çalıştığı için cezalandırılıp örgütten atılır. Bunu İkarus mitinde de görmek mümkündür. Balmumundan kanat yaparak uçan İkarus, babasının uyarılarına aldırmadan gittikçe yükselerek güneşe yaklaşmış, bunun sonucunda da kanatları erimiş ve düşerek ölmüştür Bu tabloda ve bildiğimiz hikayede de Adem ile Havva yasak ağacın meyvesini yiyerek yasak olan bilgiyi almış ve cennetten kovulmuşlardır.

Kuzu

 Kuzu Hz. İsa’yı simgelemektedir. İncil’de de tanrının kuzusu olarak geçer. Burada kuzu figürüne yer verilmesi ilk günah doktrinine bir atıf olabilir İsa insanoğlunun ilk günahından dolayı çarmıhta kendini feda ederek tüm insanlığı kurtarmıştır.

Aslan

 Aslan gücü, cesareti ve dayanıklılığı simgeler. Diğer hayvanlarla birlikte sakin bir şekilde tasvir edildiğinde cenneti veya herhangi bir kötülüğün olmadığı Altın Çağı simgeler. Tabloda da diğer hayvanların içinde dişisi ile beraber sakince dolaşmaktadır. Bu da bize mekanın cennet olduğunu hatırlatır.Ayrıca henüz Adem ile Havva yasak meyveyi yemediğinden ilk günah işlenmemiştir ve huzur dolu bir ortam söz konusudur.

Tavus Kuşu

 Tavus Kuşu bilindiği üzere Tanrıça Hera’nın hayvanıdır. Hera, kocası Tanrı Zeus’u sürekli kıskanan ve çapkınlıklarından bunalan bir kadındır. Örneğin; kocası Zeus yine bir gün ortadan kaybolduğunda onu ararken bir sis bulutu görür. Oraya doğru gittiğinde kocası Zeus’un yanında güzel beyaz bir inek görür. İnek aslında Zeus’un karısına yakalanmamak için dönüştürdüğü İO’dur. İşin aslını anlayan Hera Zeus’tan ineği kendisine hediye etmesini ister. Onu alarak başına yüz gözlü bekçi Argos’u koyar Zeus İO’yu kurtarması için Hermes’i görevlendirir. Hermes çaldığı müzik ve anlattığı hikayelerle Argos’u öldürerek İO’yu kurtarmayı başarır Here Argos’un gözlerini çok sevdiği tavus kuşuna koyar. Daha sonra hiddetlenerek kızcağızın başına bir sinek musallat eder. Ne yaparsa yapsın sinekten kurtulamayan İO, en sonunda denize atlayıp yüzmeye başlar ve boğazları geçer. İlk geçtiği deniz İyonya, ilk boğaz ise Bosphorus yani inek geçidi olarak adlandırılır. Tavus kuşunun tabloyla ilişkisine gelince, bilindiği üzere Adem’in ilk eşi olan Lilith cinsel ilişki sırasında kontrol edilen taraf olmayı kabul etmediğinden Adem’i terk eder ve şeytanla birlikte olur. Lakin daha sonra Adem’in Havva ile mutluluğunu kıskanarak şeytandan onlara yasak meyveyi yedirerek cennetten kovulmalarını sağlamasını ister. Bu tabloda da tavus kuşu ile bu hikayeye atıfta bulunulmuş olabilir.

 Özetlemek gerekirse; tablodan ve kovulma hikayesinden cennetten cinsel birleşmenin, dolayısıyla bilmenin yasak olduğu varsayımında bulunabiliriz. Ayrıca burada ilk toplumlarda tanrı ve tanrıça arketipiyle bütünleşerek kutsal bir eylem olan cinselliğin günah ile özdeşleştiğini gözlemliyoruz. Bu anaerkil toplum yapısının dejenere olmasıyla meydana gelen bir durumdur. İlk başta kutsal olan ve ana tanrıça ile özdeşleşen cinsellik, kadının geri planda kalması ve daha aşağı olarak görülmesiyle günah olarak algılanmıştır.

Kaynaklar

Kur’an-ı Kerim- Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri

Robert Graves-Raphael Patai :İbrani Mitleri

http://www.sevivon.com/images/stories/dokumanlar/tora_kitap_1_iPad.pdf

Erhan Altunay – Paganizm:Kadim Bilgeliğe Giriş 1

Muazzez İlmiye Çığ- Kur’an, İncil ve Tevrat’ın Sümer’deki Kökeni

Edith Hamilton-Mitologya

ttps://sorularlaislamiyet.com/kaynak/kuran-i-kerime-gore-yaratilis

https://www.academia.edu/40037590/Yahudi_Kutsal_Kitap_Yorumu_Midra%C5%9F_Literat%C3%BCr%C3%BC_Jewish_Bible_Interpretation_Midrashic_Literaturehttps://www.academia.edu/40037590/Yahudi_Kutsal_Kitap_Yorumu_Midra%C5%9F_Literat%C3%BCr%C3%BC_Jewish_Bible_Interpretation_Midrashic_Literature

https://islamansiklopedisi.org.tr/sebt–yahudilik

https://islamansiklopedisi.org.tr/sebt–yahudilik

https://islamansiklopedisi.org.tr/havva

https://sorularlaislamiyet.com/kaynak/kuran-i-kerime-gore-yaratilis

Sanat Tarihinde Semboller ve Alegoriler

https://www.artfulliving.com.tr/edebiyat/ressamlar-ve-maymunlar-i-2138

İlgili Haberler

Tekamül Yolunda Dharma ve Karma Yasaları

okuryazarkitaplar

Fas Yolunda…

okuryazarkitaplar

Huzur Senin Yüzündür…

okuryazarkitaplar

Yorum Yap

Kitap, Sinema, Tiyatro, Edebiyat, Tarih, Mitoloji, Müzik, Resim, Gez Gör, Doğa Sporları, Aktüel Bilim, Anadolu, Dünya Mirası, Festival, Fuar, Sergi, Akademi, Yazarlar...