14.3 C
İstanbul
Cuma, May 10, 2024
okuryazarkitaplar
Image default
ManşetKöşe & YazıTarih

Sabatayist Meselesi

Simyacı

Yazı Dizisi 4

Sebatayizm konusu son yıllarda bayağı bir popülerleşmiş ve meraklıların konuyla illaki birkaç satır okuduğu bir konu olmuştur. Yahudi cemaatlerinin özellikle 20 yüzyılın ikinci yarısından sonra kazanmış olduğu refah, kalkınma, özgürlük ve hatta diğer toplumlara göre baskınlaşmasıyla birlikte Yahudi cemaatleri ve toplulukları artık sır olmaktan çıkmakta ve bahse konu cemaatler yer altından yer üstüne çıkma eğilimi göstermişlerdir. Artık Siyonistler, kabalistler, Yahudi mezhepler, Masonik cemiyetler saklanma gereği duymadan göreceli olarak daha açıkça varlıklarını kamuya açmaktadır. Bu cemaatlerden birisi de eski örgütlü yapıları körelmiş olsa da varlıklarını sürdüren Sebatay Sevi takipçileridir. Birçok Yahudi mezhebin Yahudilikten saymayıp sapkın olarak gördüğü bu cemaat hala varlığını sönük ve gizli olarak sürdürmektedirler. Biz bu yazımızda hatırlatma amacıyla bazı şeyleri tekrar etmekle birlikte konuya daha somut ve olgusal olarak ele almaya çalıştık.

Sabatay Sevi Önderliğindeki Kabalist Osmanlı Yahudileri dinlerini gizleyerek İmparatorluk içerisindeki kilit görevlendirmelere yerleşmiş hatta Bektaşilik içine de ustaca yuvalanıp zaman içerisinde özellikler Balkan Bektaşilik dergâhlarının da gizli ama asli unsuru olmuşlardır. Hareket ezoterik karakter özellikleri gösterir. Gizlilik esastır. İnisiyatik gelenekleri, kabalisttik öğretileri vardır. Topluluk içinde dayanışma ile devletin ve ekonominin kilit kurumlarına sızma girişimleri vardır.

Haretz gazetesine göre Türkiye’deki yapılanma 12 gizli kabbalistik okulda eğitim görmüş, elli Ogandan (ruhani lider) oluşmaktadır. Sabatay Sevi’nin taraftarlarına inanç esasları olarak 18 maddelik bir nizamname bıraktığı çeşitli kitaplarda yer almaktadir. Okunan kitaplar ‘Zohar’, ‘Sefer Bahir‘ ve Sefer ‘Yetsira’ ve Musa’nın beş kitabı‘dır, ancak Talmud okunmaz. Çocukların okuduğu meşhur dualardan: “Beşamı barohya ile Sabatay Sevi, ese sabatay sevi etena dalay mandos” her sabah okunur. Şemsi Efendi Mektebi, Manastır’da bulunan ve haham Şemsi Efendi’nin (Şimon Zui) kurucusu olduğu şimdiki Feyziye Mektepleri’nin öncüsü okuldur.

Yılın çeşitli günlerinde ve her biri ayrı bir anlam taşıyan 16 tane bayram vardır. (Gövsa, Sabatay Sevi) Bunların içinde en ilginci ise Mart 22’de yani baharın birinci gününde kutlanan Kuzu Bayramı, Dört Gönül Bayramı veya diğer bir deyişle Mum Söndü diye bilinen gizli bayram.

Bu kuzu bayramı hakkında Sabatay zümresi mensuplarından Karakaşzade Rüştü, 1924 tarihinde Vakit gazetesi muharririne su izahatı vermiştir: Kuzu bayramı 22 Adarda (Martta) yapılır. Bu bayram geceye mahsustur. Her sene kuzu eti ilk defa bu bayram münasebeti ile ve hususi merasimle yenir. Bu merasimde en aşağısı ikisi erkek ikisi kadın olmak şartı ile evli dört kişinin bulunması lazımdır. Bu çiftlerin sayısı artırılabilir. Kadınlar iyi giyinmiş ve elmaslar ile süslenmiş oldukları halde sofra hizmetinde bulunurlar. Yemekten sonra biraz eğlenilir ve muayyen zamanda ışıklar söndürülerek karanlıkta kalınır. Bu bayram vesilesi ile doğacak çocuklar bir nevi kutsiyeti haiz tanınırlar. Ona (Dört Gönül Bayramı) adi verilir. (Gövsa, Sabatay Sevi, S. 64)

Resim

Israil’in ikinci Cumhurbaşkanı (1952-1963) olan tarihçi Itzhak Ben-Zvi (1884-1963), ”The Exiled and the Redeemed” adlı kitabında ”The Sabbateans of Salonica” başlıklı bir bölüme yer vermektedir. Bu eserde, Sabetaycı kökenli olup, Selanik’ten mübadeleyle gelerek Izmir’e yerleşen ve de gerçek anlamda ihtida eden Dr. İsmail Eden adındaki şahıstan öğrendiklerini nakletmektedir. Bu kişiye göre Sabetaycılık hareketi artık tamamen tarihe karışmıştır. Dr. Eden, ”eş değiştirme merasiminin” 1800’lerde Kapancıların lideri olan Derviş Efendi’nin Kabbalah ve Zohar’ı çarpıtarak yorumlamasıyla başladığını, 1870’lere kadar da (Sultan Abdülaziz dönemine dek) uygulandığını duyduğunu belirtmiştir. Fakat bu tarihten sonra Kapancılar zümresinde bu âdete son verilmiştir. Kısacası 1683-1800 ile 1870/1900 sonrası bu adet hiçbir Sabetaycı grupta (Yakubiler, Kapancılar, Karakaşlar) ya bilinmiyordu ya da uygulanmıyordu. Sabetaycıların kendilerine has 16 bayram ve ayin ayrı olarak diğer Musevilerle müşterek birtakım bayram ve yortular da söz konusu. Bunlar, Yusuf Bayramı, Meyve bayramı, Fecir bayramı gibi isimlerle anılır. Ayrıca Sabataycı her grubun da kendi içinde geliştirmiş olduğu bayramlar da var. Bunlardan Osman Ağa bayramı en önemlilerindendir. Karakaşlar grubunun kurucusu Osman Ağa, (daha sonra soyadı kanunu çıkınca bu aile fertleri Ogan soyadını almışlardır) için bu ritüel düzenlenir. Bazı Sabetaycılar ortodoks Yahudiler gibi, Şabat (cumartesi) günü iş yapmamak konusunda katı bir tutum sergilemektedirler.

Sabetayizm konusundaki çeşitli iddialar aşağıda yer almaktadır. Bunlar ülkenin rantlarının arslan payını gizli dayanışma ile paylaşma, gizli dayanışma yöntemi ile politika ve sivil toplum örgütleri seçimlerine etki yapma, gizli kimlik ile seçmeni aldatma; siyaset, yargı, eğitim, basın, ticaret, istihbarat gibi alanlarda üst düzey yönetimleri elinde bulundurma, ehil ve lâyık olmadıkları halde köşe başlarına, önemli mevkilere hep kendilerinden olanları atama; medyada tekel ve kartel kurma, basın yoluyla toplumun ahlak değerlerini değiştirmeye çalışma (Benzeme, Benzet); Zâhiren Müslüman görünmelerine rağmen saldırgan şekilde Islâm dinine ve dindar Müslümanlara düşmanlık etme; devlet arşivlerindeki Sabetaycılarla ilgili bilgi, belge ve dosyaların sinsice imha ve yok etme…. (Gershom Scholem – Sabatay Sevi)

Türkiye’deki İslamcı kanat ise Sabetaycılar hakkında sıkı sık şu söylemi dile getirmektedir: “Topluluk çıkarını, ülke çıkarı üstünde tutmak, tüm partilerin üst düzey yönetimini ele geçirerek çok partili sistemi işlemez hale getirme, Müslüman görünüp hem de din ve dindarlara düşmanlık etme, “Biz bu tekeli sokakta bulmadık, kaptırmayız.” söylemini hareket tarzı haline getirmek, İslam dininde reform yapılmasını istemek… “

Gelelim Avrupa’da Yahudi örgütlü hareketlerinin işbirliği içerisinde tüm Avrupa ve Osmanlı corafyasında yaptığı faaliyetlere.17 Mayıs 1860’ta on yedi Yahudi genç Paris’te Alliance Univercelle’yi kurdu (AIU) Bu yapı her alanda örgütlenerek bugünkü İsrail Devletinin kurulmasına ön ayak olan örgüttür. İsrail devletini kuranların neredeyse tamamı bu okullardan mezun olanlardır. Örgütün Finansörlüğünü Maurice de Hirch ve Roltsheald ailesi yapmıştır. Alliance okulları kısa zamanda dünyanın her yerine yayılır.

Alliance okullarının Osmanlı şubesi ise meşhur Feyziye Mektepleri olmuştur. 1961 Anayasasını yazan Sıddık Sami Ona bir Sebataist okulu olarak kabul edilen Feyziye Mekteplerinin kurucusudur. Okullarından mezun olanlardan sadece bazılarıdır.

Yakın tarihte devrimciler, Sabetaistler, İttihatçılar veya gizli örgütlenmeyi seçenler Bektaşiliği her zaman bir paravan tarikat olarak kullanmışlardır. Kendilerini gizleyebilmek için Bektaşilik Kisvesine bürünen bu derin şahıslar Bektaşiliğin muhalif yönünü kullanmışlardır. Bazı Bektaşi ezoterik şahsiyetleri burada sıralayabiliriz. Namık Kemal, Ziya Paşa, Mithat Paşa Talat Paşa, Resneli Niyazi Cemal Paşa, Kazım Karabekir, Mithat Şükrü Bleda, Tunalı Hilmi, Ömer Nadi, Ahmet Rıza… Dahası Bektaşi olarak bilinen Yeniçeri Ocağında dahi gizli Yahudiler, Dönmeler ve Ezoterik şahsiyetler yuvalanmış ve ocağın siyasete yön vermesine, darbelere, ocağın dejenere olmasına sebep olmuşlardır.

Haim Nahum: 1873’te Manisa’da doğdu. Paris Alliance okulundan mezun oldu ve Jön Türklerin akıl hocalığını yapan kişidir. Osmanlı İmparatorluğunda Haham başı olan Nahum İttihat ve Terakkinin arşivinin tamamını ve İmparatorluğun 15,5 Ton altınını Avrupa’ya kaçıran kişi olmuştur. Bu altınları önce İsviçre’ye oradan da Koç ailesine aktardığı iddiaları da vardır. Nahum 1. Dünya savaşı sonunda Amerika’da hazırladığı ve Halifeliğin kaldırılması karşılığında Türkiye Cumhuriyeti’nin tanınması planını İngilizlere kabul ettiren kişi olarak tarih kayıtlarında yerini almıştır. Böylelikle Filistin üzerinde hak iddia edebilecek Osmanlı hukuken ortadan kaldırılmış ve uluslararası topluma karşı Filistin sahipsiz olarak boşa düşürülmüştür.

Devamında sömürge toprakları olarak başıboş Ortadoğu’da ikinci dünya savaşının sonunu beklemiştir. Yeterli uluslararası konjonktürün oluşturulabilmesi için de yani İsrail’in kurulabilmesi için bir dünyanın büyük bir savaşa daha ihtiyacı olacaktı: 2. Dünya savaşı… Özetle İsrail’in kurulabilmesi için Osmanlı, Avusturya, Rus imparatorlukları yıkılmalı; iki dünya savaşı ile milyonlarca (hatta milyar) insan ölmeli, gücünü yitirmiş bir Türk devleti kurulmalı daha da fazlası Amerikan İmparatorluğu kurulmalıydı.

Lozan Anlaşması imzalanması sürecini yöneten ve istediği sonuca ulaşan Nahum süreç sonunda Türkiye’ye dönmemiştir. Sebebini soranlara ise cevabı “Türklere öyle bir iş ettim ki bundan sonra Türkiye’de kalmam doğru olmaz” şeklinde olacaktır. Sonrasında Mısır’a gitmiş ve Mısır Hahambaşı olarak İsrail’i kurma görevine devam etmiştir. Sionistler Türk Milliyetçiliğinden sonra Araplara da milliyetçiliği öğretmiş oldular. Birinci dünya savaşı sonunda Osmanlı’dan ayrılan ve eğreti, kukla devletler kuran Araplar devlet adı altında dünyadaki tüm emperyalist güçlere kendilerini kullandırmışlardır. 1950’lere gelindiğinde Mısırlılar Haim Nahum’u İsrail casusu olarak suçlamışsa da iş işten geçmiş Haim görevini en iyi şekilde yaparak başarıya ulaştırmıştır.

Tanınmış Bazı Önemli Sabataist Simalar

Bir şunu diyen bir yazı 'TÜRKİYE SANAT EDEBİYAT, SANAYİ, BASIN, TICÄRET, SİYÂSET MAARİF BÜROKRASİ SAHASINDA GEÇMİŞTEMÜHİM ROLLER OYNAMIŞ VE HALEN BÜYÜK MEVKİLER İŞGA EDEN VE SABATAYC OLDUKLARI BİLİNEN BAZI MEŞHUR KİŞİLERDEN ÖRNEKLER Naci Agah Nazım Hikmet Salih ADIVAR KARACAN EROZAN Fuad Doktor SİMAVİ BOZOK CEBESOY NAZIM Örsan Tayyibe Cem KOÇMAN ECZACIBAŞI Bülent İPEKÇİ YMEN GÜLEK BOYNER ECZACIBAŞI Talât Ciğdem Nermin Abadan Tansu İsmail Sezen HALMAN TALU Çevik ÇİLLER KOZLU AKSU BIR' görseli olabilir
Bir şunu diyen bir yazı 'Orhan Cengiz Güngör Halide Edip .Hamid Kenan Halük Recep ILICAK PAMUK ÇANDAR MENGİ ADIVAR TARHAN IŞIK BİLGİNER PAKER PEKER Hasan Çetin Müşfik Ahmet Bülent TAHSİN EMEÇ KENTER KENTER İSVAN TANLA SİRMEN ERÇEL Salih Rona Üstün Ruhat Kemal Mehmet OMURTAK Mehmet Nuri YIRCALI ERGÜDER MENGİ İPEKÇİ DERVİŞ BİRAND YAMUT Şemsi Şefik Hüsnü Mustafa Cahit Uğur EFENDİ DEĞMER SUPHİ BARANER ARF Yunus BAYAR YALMAN NADI' görseli olabilir

Bir şunu diyen bir yazı 'Dinç Ömer Doğa Alpay Şakir BİLGİN ÇAVUŞOĞLU RUTKAY RUTKAY NAZIKOĞLU KABAAĞAÇ KIRCA Altan ÖYMEN Sarkıcı Gülgûn Aziz Ali Coşkun Eser Güneri Hulusi Altan Necmi NILUFER ΕΥΜΑΝ FEYMAN USTEL KIRCA KARAKAŞ CIVAOĞLU CIVAOĞLU KENTMEN ERBULAK DİLMEN Haldun Hifzı Veldet Umur Ali Nurettin Leyla DORMEN Aziz Kemal VELİDEDEOĞLU TALU BARANSEL BARANSEL GENCER RUTKAY GÜRÜZ' görseli olabilir
Bir şunu diyen bir yazı 'TİPİK SABATAYİST İSİMLER TAŞIYAN VE DÖNME OLMALARI KUVVETLE MUHTEMEL ΒΑΖΙ ŞAHISLARDAN ÖRNEKLER E Kenan TAN Alev ALATLI GEDİKOĞLU A.VELIDEDEOĞLU TURAN Edip ÖΥΜΕΝ Deniz ARMAN DENİZLİ Edip ÖYMEN FilizDinmen .veM. Menemencioğlu A.ERKMEN BARLAS Oktar ATAMAN YalımERALP ÇETINER DÖNMEZER Nail GÜRELİ Tunca TOSKAY OğuzAR Refik TULGA SANBERK Atilla DORSAY Medeni BERK OSMAY' görseli olabilir
Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.

Fotoğraf açıklaması yok.
Fotoğraf açıklaması yok.

Yararlanılan kaynaklar:

Üst Akıl/Murat AKAN

İlgili Haberler

Bohçacı

okuryazarkitaplar

Satürn…

okuryazarkitaplar

Herkül

okuryazarkitaplar

Yorum Yap

Kitap, Sinema, Tiyatro, Edebiyat, Tarih, Mitoloji, Müzik, Resim, Gez Gör, Doğa Sporları, Aktüel Bilim, Anadolu, Dünya Mirası, Festival, Fuar, Sergi, Akademi, Yazarlar...