15.2 C
İstanbul
Pazar, May 12, 2024
okuryazarkitaplar
Image default
Antik-AArkeolojiKöşe & YazıManşetMitolojiTarih

Ortadoğu’nun Bilinç Altı, Baal – 3

Baal’in Antik Çağlara Etkisi

Baal’in izlerini bugün Lübnan’da, Beka Vadisinde bulunan Baalbek kentinde görebiliyoruz. Burası dünyadaki en eski ikinci tapınak kompleksi olarak biliniyor. Göbeklitepe keşfinden önce birinci sırada olan bu görkemli kent, Roma döneminde altın çağını yaşamış. İçerisinde üç ayrı tapınak bulunmakta. Bu tapınak kentini kısaca tanıtmak gerekirse;

Ören yerinin girişinde bulunan ilk tapınak Venüs tapınağı. Aşk ve güzellik tanrıçası Venüs/Afrodit’in şerefine yapılmış. Diğer ikisinde göre daha ufak ve yuvarlak planlı. Kompleks içerisindeki dişil özellik taşıyan tek tapınak. Bugün hemen bitişiğinde küçük bir tarihi mescit bulunmakta. Yüzyıllar önceki tapınağın yanına, yine bir mabet inşa etmek… Yerin kutsiyeti ne demek anlamış oluyoruz.

Devam ettiğimizde ören yeri girişinde bizi karşılayan devasa ve dik merdivenler Jüpiter tapınağına çıkıyor. Roma döneminde Jüpiter/Zeus yani baş tanrı için yapılmış bu tapınak. Diğer mabetler arasında en büyüğü ve muhtemelen de zamanında en görkemlisiydi. 84 adet devasa sütunla çevrili olduğunu bilsek de bugün sadece 6 tanesi ayakta.

Lider tanrı olan Baal, burada Jüpiter, Zeus, hatta Helios ile ilişkilendirilmiş ve lidere yakışır şekilde büyük yapılmış. Helenistik dönemin lider tanrısı Helios ile ilişkilendirilen Baal sayesinde buraya Heliopolis de denmiştir. Baalbek ve Heliopolis isimleri halen kullanılsa da Baalbek tercih ediliyor. Lübnan, tıpkı Türkiye gibi, depremler ülkesi olduğu için bugün yıkık durumda. Fakat bu haliyle bile ne kadar geniş ve gösterişli mimariye sahip olduğunu anlayabiliyoruz.

Yıkılan Jüpiter Tapınağından geriye 6 adet Roma sütunu kalmış ve Baalbek’in sembolü haline gelmiş.

Ve kompleksin son tapınağı olan Bakhüs tapınağı. Tanrı Bakhüs/Dionysos adına yapılan tapınak neredeyse yapıldığı gibi kalmış durumda. Üzüm tanrısı adına yapılan tapınak görkemi ile nefes kesiyor. Antik zamanlara gitmişsiniz hissini veriyor. Adeta kadim tarihin içinde yürüyorsunuz. Beka Vadisi’nin üzümünün ve şarabının meşhur olması ile neredeyse yıkılmadan kalan üzüm tanrısı Bakhüs tapınağı arasında bağlantı kurmadan edemeyeceksiniz.

Tüm bu tanrılar var ama neden Baal tapınağı yok diye sorabilirsiniz.

Baal Fenikelilerin döneminde ve Kenanilerin tek tanrı inancına geçmeden önceki döneminde milli bir tanrıydı demiştik. Eğer ülkeleri fetihlerle alınmasaydı ve Helenistik, Roma gibi dönemleri yaşamasaydı muhtemelen bir Baal tapınağı görecektik. Çünkü Baalbek ‘’Baal’in kenti’’ demek. Yani burası tanrılara ayrılan kutsal bir kent.

Fetih için gelen toplumlar kendi tanrıları ile yerel tanrıları eşleştirir ve kutsal yerlere kendi tanrılarının tapınaklarını yaparak kültürleri birleştirir. Bu kutsal şehre geldiklerinde tanrılar için ayrılan kutsal şehre kendi tanrılarını ekleyerek böyle bir kompleks oluşturduklarına kuşku yok. Fakat buna rağmen şehrin adı değişmemiş. Jüpiter kenti yapılmamış ve Baalbek olarak yani Baal’in kenti olarak anılmaya devam etmiş. Çünkü kültürünü getiren ve dayatan toplum aynı zamanda geldiği yerden etkilenir ve tanrılarını benimser, saygı duyar ve hatta ibadet eder. Yeni tanıştığı ve etkilendiği kültleri kendi ülkesine götürdüğü de olur.

Bu yüzden Baal gibi lider tanrılara bakacak olursak neredeyse hepsinin özellikleri aynıdır. Kültürlerin birleşmesi tanrıları da birleştirir.

Baal, diğer semavi dinler gibi İslam içinde kötüdür. Çünkü yaratıcıya eş koşulan bir buzağı putudur. Yazımı kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’den Baal ile ilgili bir ayetle sonlandırmak isterim. Bu ayeti İlyas peygamberin kavmine söylediği kabul edilir:

‘’Baal’e tapıp da yaratıcıların en güzelini bırakıyor musunuz?’’ Saffat/125

İlgili Haberler

Yazı Dizisi – Ortadoğu’nun Bilinçaltı, Baal

Şeyda Nur Özkahya

Fevziye

okuryazarkitaplar

Ata Nirun´la Ruhlar Üzerine Bir Röportaj

okuryazarkitaplar

Yorum Yap

Kitap, Sinema, Tiyatro, Edebiyat, Tarih, Mitoloji, Müzik, Resim, Gez Gör, Doğa Sporları, Aktüel Bilim, Anadolu, Dünya Mirası, Festival, Fuar, Sergi, Akademi, Yazarlar...